Yüksek performanslı otomobiller konfor amaçlı kullanım için tasarlanmamıştır. Bununla birlikte, kış aylarında bu tür araçların sunduğu yüksek performansın keyfini maksimum güvenlikten ödün vermeden çıkarmak için birkaç yerinde tavsiyeye uymak iyi olur.
Otomobil kullanmak için yılın en tehlikeli dönemi şüphesiz kış mevsimidir. Dikkat etmeniz gereken birçok faktörün ortaya çıktığı kış mevsiminde, hem güvenliğinizi sağlamak hem de yüksek performansı koruyabilmek için otomobilinize iyi bakmanız büyük önem taşır. Bu durum özellikle, performans seviyesinin aracın en öne çıkan unsuru olan yüksek performanslı otomobiller için geçerlidir. En son teknolojiyle donatılmış bu otomobillerin gereğinden fazla otomatikleştirilmiş olması, ani manevra sezgilerinizi kaybetmenize sebep olabilir.
Pirelli, yol yüzeyinin her zamankinden daha tehlikeli olduğu bu aylarda yüksek performans için gerekli güvenlik seviyesini sağlayabilmek adına kış lastiklerinin tasarımına her zaman büyük özen göstermiştir. Spor otomobiller söz konusu olduğunda, lastikler ne kadar önemli olsa da, beklediğimiz maksimum güvenliği sağlayabilmek konusunda tek başına yeterli olamaz. Pirelli Sottozero3 kış lastikleri, daha derin kanalları ve modern bileşenleri sayesinde, sürücünün yerini dolduramasa da üstün yol tutuşu ve mükemmel direksiyon hakimiyeti sağlıyor.
Dikkat etmeniz gereken bir diğer unsur ise fren mesafesidir. Yüksek performanslı otomobiller genellikle emniyet açısından oldukça iyi donanımlıdır. Standart olarak değerlendirilen ABS ve ESP (kötü hava şartlarında verimliliklerini büyük oranda kaybederler) sistemlerin yanında, diğer otomobillerin hızını da hesaba katarak yapabileceğiniz en iyi manevrayı bile tahmin edebilen üst sınıf acil fren sistemleri bulunmaktadır. Buna rağmen, güvenli fren mesafeleri mevcut koşullara uyarlanmalı ve standart mesafeden beş kat daha fazla olmalıdır. Unutmayın, burada değişmez kurallardan değil basit bir tedbirden bahsediyoruz. Her otomobilin, özelliklerine, koşullarına, lastiklerin durumuna ve çekiş gücüne farklı tepki verdiğini göz önünde bulundurursak, kendi muhakemenize güvenmek her zaman mantıklı bir seçimdir. Unutmayın ki yol tutuşunu kaybettiğinde dört çeker bir otomobilin bile kayacağından emin olunuz. Otomobiliniz düz yoldaki ani değişimlere çabuk uyum sağlasa bile, kavisli yollarda çok dikkatli olmalı ve bu tip koşullarda tedbiri elden bırakmamalısınız.
Yüksek performanslı bir otomobil kullanırken edinebileceğiniz en iyi alışkanlığın, daha ilk virajı dönerken, bir sonraki için hazırlıklı olmanız gerektiğini her sürücüden duyabilirsiniz. Bu tavsiye tabii ki, kışın viraj almanın, otomobil kullanırken yaptığınız en zor şey olduğunu hesaba kattığınızda, o an yaptığınız şeye odaklanmamanız gerektiği anlamına gelmiyor. Bu tip otomobilleri kullanırken aniden yön değiştirmenin özellikle zor olduğunu dikkat aldığımızda ileride karşınıza ne çıkacağını bilmeniz çok önemlidir. Maksimum görüş mesafesi de bu yüzden önem taşır. Otomobilin ön camı daima temiz olmalı. Yola çıktığınızda ön cam buzluysa, silecekleri çalıştırmadan önce buz sıyırıcı ile veya kaloriferi çalıştırarak buz tabakasını gidermeyi unutmayın. Bu adımları uygulamamak bu durumu ancak büyük bir tehlike ardından fark etmenize sebep olabilir veya temizleme sıvısıyla ilgili problemlere yol açabilir.
Son derece önemli diğer bir konu da kalkıştır. Tüm denetim ve kontrol tedbirleri almış da olsanız, agresif bir kalkış, kar veya buz gibi kaygan yüzeylerde çok tehlikeli olabilir. Örneğin bazı uzmanlar, kontrollü kalkış için ESP veya TCS kullanır. Çelişkili gibi gelse de, birinci vites yerine ikinci vitesle kalkmak da daha güvenli bir kalkış sağlayabilir. İkinci vitesle kalkmak, gaz pedalındaki basıncı daha iyi kalibre etmenize yardımcı olduğu için daha güvenli ve risksiz bir kalkış yapmanızı sağlayacaktır. Yani, debriyaj ve gaz pedalıyla oynamak işe yarar. Elektronik stabilite kontrol programının (ESP) ayarları, sadece, motor çalışır haldeyken otomobil hareket etmiyorsa değiştirilmelidir.
Son bir tavsiyemiz ise yolda giderken, etrafta yaya bulunmadığında düşük hızda frenlerinizi test etmenizdir. Bu test, aracınızın yol tutuş seviyesini ölçebilmenize, hızlanmanız veya dikkatli olmanız gereken durumları saptamanıza yardımcı olacaktır. Yolun nispeten açık olduğu zamanlarda, önünüzdeki araçların bıraktığı izleri takip etmek de iyi bir fikir olabilir. Şu da aklınızda bulunsun, spor otomobillerin şasileri, normal otomobillerinkine kıyasla yere daha yakın olabilir, bu yüzden diğer otomobillerin yolun orta hattında biriktirdiği karlara dalarak kontrolü kaybetme riski de her zaman mevcuttur. Tekrar belirtmek gerekir ki, aslında tek gerçek çözüm otomobil kullanırken dikkatli olmak ve bunun yanında biraz da deneyime sahip olmaktır.